25 Nisan 2007 Çarşamba
KARALAMA
Klavyenin başında öyle ekrara bakıp duruyorum. Ne zamandır klavyenin tuşlarına basıp birşeyler karalamadım. Kalem tutmak güzel bir duygu. Kalemim olmadan dışarıya çıkamıyorum. Kendimden bir parça eksik hissediyorum. Boş kaldığım heran elimde kalem birşeyler karalıyorum. Ne karaladığım önemli değil. Yazıyorum oradan buradan. Çok sevdiğim bir insanın sayesinde buraya yazmaya başladım. Tabiiii bundan sonra yazarmıyım bilemiyorum. Bilgisayar ortamı ve kağıt. Uçakta derginin üzerine birşeyler karalamak. Gazete, defter, not defteri vs. önüme ne gelirse. Bakalım bundan sonra alışacağım. Sanal ortam ve sanal karalamalar...... Yazalım bakalım. Klavye tuşlarına alışmalıyım. Yabancı geliyor şuanda bu tuşlar. Kimbilir neler çıkacak bu sanal sayfalarda. Göreceğimmmm :))
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
Biliyor musun? Bazen anlatmak istediklerimizi anlatacak kelimeler, cümleler bulamayız. Ama yinede istersek anlatmak ve sevdiklerimizin bizi anlamasını sağlayabiliriz. Ama nasıl söyleyeceğimizi bilemeyiz. İşte bende bazen böyle oluyorum. Senelerdir duygularımı anlatmaya çalışıyorum. Sana da ilk defa benim dünyamdan sadece bana ait olan bir dünyayı anlatacağım. Bu dünyada gündüz ve gece var, gündüz olan içime giren gizli bir kapı var, sadece ben bu gizli kapıyı açabiliyorum. Bu güzel benim bana ait dünyamda, en güzel sevgilerin, özlemlerin, renklerin, güneşin her an sıcacık ışıklar verdiği ve güzelliği hiç bozulmayan bir dünya. Ben kendi içime bakınca içinde kendimi kaybedebiliyorum. Kuşlara dokunabiliyor onlarla beraber uçabiliyorum. Suda yürüyebiliyorum. Yalnız yapayalnız kuşlarla beraber kendimi çok güvenli ve mutlu hissedebiliyorum. Bu dünyaya başkalarının girmesi yasak. Ben buradaki sevgiyi, güzelliği bulduğum mutluluğu sevdiklerime veriyorum.Sana neden mi anlattım? Bu anahtarı sana da verebileyim. (ALINTIDIR)
Biliyor musun? Bazen anlatmak istediklerimizi anlatacak kelimeler, cümleler bulamayız. Ama yinede istersek anlatmak ve sevdiklerimizin bizi anlamasını sağlayabiliriz. Ama nasıl söyleyeceğimizi bilemeyiz. İşte bende bazen böyle oluyorum. Senelerdir duygularımı anlatmaya çalışıyorum. Sana da ilk defa benim dünyamdan sadece bana ait olan bir dünyayı anlatacağım. Bu dünyada gündüz ve gece var, gündüz olan içime giren gizli bir kapı var, sadece ben bu gizli kapıyı açabiliyorum. Bu güzel benim bana ait dünyamda, en güzel sevgilerin, özlemlerin, renklerin, güneşin her an sıcacık ışıklar verdiği ve güzelliği hiç bozulmayan bir dünya. Ben kendi içime bakınca içinde kendimi kaybedebiliyorum. Kuşlara dokunabiliyor onlarla beraber uçabiliyorum. Suda yürüyebiliyorum. Yalnız yapayalnız kuşlarla beraber kendimi çok güvenli ve mutlu hissedebiliyorum. Bu dünyaya başkalarının girmesi yasak. Ben buradaki sevgiyi, güzelliği bulduğum mutluluğu sevdiklerime veriyorum.Sana neden mi anlattım? Bu anahtarı sana da verebileyim. (ALINTIDIR)
Yorum Gönder